Durum Değerlendirmesi #10

Selamünaleyküm sayın, saygıdeğer okuyucum. Bu yazımda, başlıktan da anlayabileceğiniz gibi, durum değerlendirmemi yapacağım. Üst üste çok içerik yaptım biraz da kendimden bahsedeyim istiyorum (aslında konu bulamadım ondan).

Bu durum değerlendirmesinin numarasını normal rakamlarla değil de roman rakamlarıyla yazdım çünkü benim Apple’dan neyim eksik? Ben onlar gibi 9 rakamını atlamadım o başka bir olay. Bilmediğiniz gibi (bilseniz anlatmazdım) firmaların 9 rakamıyla ilgili bir kelime oyunları var bu yüzden 9 rakamını kullanmamaya çalışıyorlar. Örneğin Windows 9 diye bir işletim sistemi bulamazsınız, Microsoft bu sayıyı es geçmiştir. Windows 7 vardır, Windows 8 vardır, Windows 10 vardır. Apple da aynı akıma kapılıp 9 rakamı ile bir telefon çıkarmak istememiştir. Samsung’un da böyle yapacağı konuşuluyor. Akımdaki olay şöyle: 7 8 9, seven eight nine, seven eat nine. Son cümleyi Türkçeye çevirirsek yedi dokuzu yedi anlamına geliyor. Eğlenceli bir akım olduğunu düşünüyorum.

Size böyle gereksiz bir bilgiyi verdikten sonra kendimden bahsedebilirim. Ben yaşıyorum arkadaşlar. Yaşamak da bildiğiniz gibi savaşmak demektir. İnsan doğduğundan beri her gün bir şeylerle savaşır ve ancak öldüğünde bu savaşı bitirir. Tabi galip mi yoksa mağlup mu olduğu nasıl savaştığına yani nasıl yaşadığına bağlıdır. Biz inşallah galip olan tarafta olacağız. Oyunun kuralları ve nasıl oynanacağı kullanım kılavuzunda yazmakta, her tökezlediğimizde açıp bakabiliriz. Türkler ne kadar önsöz ve kullanım kılavuzu okumasa da bu sefer bakmak zorunda kalıyor. Neyse sis atmayın esprisi yapıp bu paragrafı bitirelim.

Bundan önce yazdığım yazı olan “mutlu olmak üzerine deneme” beklediğimden daha çok ilgi gördü. Ben 3-5 kişi okur “baya saçmalamışsın” der diye bekliyordum ama bunun yerine haklı bulundum ve desteklendim. Tahmin ettiğiniz gibi ben böyle yazılar, duygusallı, yazan birisi değilim. Daha çok bu satırlarını okuduğunuz yazılar gibi kafama göre, sohbetvarimsi şeyler yazıyorum ve açıkçası benim daha kolayıma geliyor. O yazıyı 3-4 günde git gel sil değiştir yaparak hazırladım. Yazarken başka kişilere de fikirlerini sordum. Uzun bir süreç oldu. Benim için bu yazılar gibi kolay değil biraz daha uğraştırıcı oldu. Tabi ki sevildiği için yine o tip yazılar yazmaya çalışacağım bakalım. Bu paragraf da onun hakkında olsun.

Bu aralar çok bir şey yapmıyorum, hala bir önceki durum değerlendirmesinde bahsettiğim gibi tatildeyim ve bitmesine yaklaşık iki hafta var. Başka birisi olsa bu zamanı verimli geçirmenin bir yolunu bulurdu ancak ben önceden ne yapıyorsam aynısını yapmaya devam ediyorum. Akıllı bir insan değilim galiba. Bu boş zamanlar bize verilen güzel fırsatlar iyi değerlendirmek lazım çünkü başka zamanlar bir şeye başlamak istediğimizde karşımıza çıkan tek sorun zaman yetersizliği oluyor ve o zamanı bulduğumuzda da tembellik baş gösteriyor. İnsan sıkıntılı bir varlık.

Beni sosyal medyadan takip edenler bilir (ki zaten buraya da oradan geldiniz saçma bir giriş oldu) bu ayın 15’inde kendimize “takunyalılar” dediğimiz bir arkadaş gurubuyla buluştuk. Normalde yılda bir Anadolu Gençlik Derneği’nin düzenlediği fetih şölenlerinde buluşuyorduk ve sayımız 10 kişiyi nadir aşıyordu fakat bu sefer yaklaşık 14 kişiyle nedensiz bir biçimde buluştuk. Hepimiz internet üzerinden tanışıp konuşan insanlarız ve normal dünya arkadaşlarımızdan (nasıl bir tanım oldu la bu) daha samimiyiz. Sosyal medya çok garip bir yer. İnsan isterse belasını da bulabiliyor ya da bizim gibi abilerini, kardeşlerini de.

Daha fazla boş boş ne yazabilirim bilemedim. Bir dahakine yazacağım şeyi siz belirleyin de böyle boş yapmayalım gençler ne dersiniz? Bence olur yani problem yok.

Hayırlı Akşamlar :d



sonradan eklenen paragraf: arkadaşlar bloğa adsense ekledim eğer reklamlara tıklarsanız bana üç beş (harbi 5-10 krş falan geliyor adsadad) bir şeyler katkıda bulanabilirsiniz